Şaziye Moral

Şaziye Moral

1903 tarihinde Bulgaristan Kırcaali’de doğdu. Kendisinden önce sekiz doğum yapan, bütün çocuklarını kaybeden ailesinin ikiz kızlarından biri olarak dünyaya geldi. 1921 senesinde Darülbedayi’de kadınların sahnede yer almasının resmî olarak yasaklanmasına rağmen Afife Jale’den sonra sahneye çıkan ikinci Müslüman kadın tiyatrocumuzdur. Doğduğunda annesini kaybetti. Babasının evlenerek Edirne’ye gitmesi üzerine, emekli binbaşı büyükbabası, halası ve halasının yüzbaşı eşi tarafından himaye edildi.

Akrabaları, Balkan Savaşı’nda evlerinden ayrılmak zorunda kaldı, günümüzde Yunanistan sınırlarında bulunan Gümülcine’ye ulaştı, bura da kuşatma altında kaldı. Altı ay sonra ihtiyar, kadın ve çocukların şehirden çıkmalarına izin verilince, gemiyle İstanbul’a geldi. Halasının eşi, ayrılma izni alamadığından onlara katılamadı, bir süre sonra önce büyükbabasını sonra da ikizini kaybetti ve halasıyla yalnız kaldı.

İlk ve orta öğrenimini Kocamustafapaşa’da okuduktan sonra lise son sınıfta çalışmak için okulunu bırakmak zorunda kaldı. Beyazıt’ta bulunan Hizmet-i Umumiye Acentesi’nde memur olarak çalışmaya başladı. “Pembe Konak” da denilen bu acente, Türk Tiyatro Tarihi açısından da önemli bir yere sahip olan Yeni Sahne topluluğunu meydana getirerek, o dönemin en ünlü kadın ve erkek sanatçılarını bünyesinde topladı, Ferah Tiyatrosu’nda oyunlar oynadı.

Gündüzleri Pembe Konak’ta çalıştı, geceleri Ferah Tiyatrosu’ndaki oyunları takip etti. Hayatında ilk kez tiyatro ile tanışan sanatçı çok etkilendi. Bir süre sonra, kurumun sahibi İsmail Faik Bey’le, Yeni Sahne sanatçıları arasında çıkan anlaşmazlık sonucu sanatçılar Yeni Sahne’den ayrılarak Darülbedayi’ye geçtiler. Yeni Sahne topluluğunda sanatçı eksikliğini gidermeye çalışan İsmail Faik Bey, dışarıdan bazı aktörlerle anlaştı. Bu arada Bedia Muvahhit’in İzmir’de sahneye çıktığı İstanbul’da duyuldu, bu olaylardan cesaret alan İsmail Faik Bey de başta Afife olmak üzere Müslüman kadınları işe aldı, Şaziye de bu sanatçı kadrosunda yer aldı.

Mehmet Rauf’un “Ceriha” adlı oyunda “Şadan” rolüne hazırlansa da durum uygun olmadığından oyunda yer almasına izin verilmedi. Ferah Tiyatrosu’nda oynanan Aktör Celal Yakup’un “Kırık Kalp” oyununda ikinci derecede bir genç kız rolü olan “Feriha” karakterini canlandırdı. Bu oyunda ilk Türk kadın tiyatrocu Afife Jale başrolü oynadı. Karakterine çok çalıştı, oyun öncesi makyaj yapıldı ve o ilk defa pudra, allık ve ruj gördüğünü anlattı. Çok heyecanlanan, sahneye çıkmadan önce tiyatrodan kaçmayı bile düşünen sanatçı, İsmail Faik Bey’in cesaretlendirmesiyle kendini sahnede buldu. Sorunsuz biten birinci perdenin ardından, polisler tiyatroyu bastı, “Müslüman kadının sahneye çıkamayacağını bilmiyor musunuz!” diyerek kadın erkek birçok kişiyi Şehzade Camisi karşısında bulunan Bayezid Karakolu’na götürdüler, Hizmet-i Umumiye kurumunun müdürü İsmail Faik kefil olunca, herkese imza attırdıktan sonra serbest bırakıldılar ve birkaç gün sonra da hâkimin karşısına çıktılar.

1923 yılında İzmir turnesine Darülbedayi sanatçılarıyla beraber giden Bedia Muvahhit’in Mustafa Kemal Paşa huzurunda tiyatro sahnesinde yer almasıyla, sanatçıların avukatı da bu olayı emsal göstererek hâkimden beraat kararı alabildi. Sanatçılar, bir daha sahneye çıkmama şartıyla bu durumdan kurtuldular.

Bundan sonra tiyatroda yer almama, bir daha sahneye çıkmama gibi bir seçeneğinin olmadığını; çünkü bu sanata bağlandığını belirtti ve İstanbul’dan uzaklaşarak arkadaşlarıyla Antalya’ya turneye çıktı ve burada evlendi. Kuvayı Milliye’nin İstanbul’a girişinden sonra İstanbul’a döndü, Darülbedayi kadrosuna katıldı. 1924’te Bedia, Raşit Rıza, Muvahhit ve Rıza Fazıl; Tepebaşı’nda “Darülbedayi Sanatkârları” adıyla temsiller verdiler. 1925 yılında yazar Kemal Ragıb’ın “Tunus Gediği” oyununda başrol oynadı, belli başlı kadın tiyatrocularımız arasında yerini aldı. Türk sahnesinin başarılı kompozisyon oyuncularından biri oldu. Mukaddes Alev oyununda Beatrice, Kış Masalı oyununda Paulina, Lady Windermer’in Yelpazesi oyununda Mrs. Berick, Sam Rüzgârları oyununda Harika, Süveyş Ötelerinde oyununda Amah, Ahududu oyununda Mürşide Hanım karakterlerini canlandırdı.

Sanatçı 1977 senesinde emekli oldu, iki yüze yakın oyunda ve seksenden fazla filmde oynadı. 9 Nisan 1985 yılında, seksen iki yaşında İstanbul’da vefat etti.

 

Kaynak: Gülfem Adile Şenkaya, Atatürk Dönemi Türk Tiyatrosu: Afife Jale ve Kadın Tiyatrocular, Uludağ Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Ana Bilim Dalı, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Bilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Bursa, 2020.