Mehmet Ruhi Arel

Mehmet Ruhi Arel

1880 yılında, Galatalı Halil İlhami Efendi’nin oğlu olarak İstanbul Galata’da doğdu.

İlkokulu bitirdikten sonra Bahriye Mektebine girdi. Resme olan ilgisi Bahriye Mektebindeki öğrencilik yıllarında başladı. Bahriye Mektebini 1908 yılında İnşaiye sınıfından gemi mühendis subayı olarak bitirdi.

1903 ile 1909 yılları arasında Sanayi-i Nefise Mektebinde sanat eğitimi aldı. Sanayi-i Nefise Mektebinde Osman Hamdi Bey ve Salvatore Valeri’nin öğrencisi oldu. Okulu birincilikle bitirdi. 1905 yılında F.Muzaffer Neyzi Hanım ile evlendi. Bu evlilikten iki oğlu oldu. 1909 yılında yüzbaşı rütbesindeyken Bahriye Mektebinden istifa etti.

1910’da açılan Avrupa sınavını kazanarak Paris’e gitti. Burada Ulusal Güzel Sanatlar Yüksek Okulunda Fernand-Anne Piestre Cormon’un atölyesinde beş yıl çalıştı. Tarihî konulu resimler yapan akademik ressam Cormon, Mehmet Ruhi’nin çağdaş tarihin görsel belgelerini oluşturmasında etkili oldu. 1914'te I. Dünya Savaşı başladı ve Avrupa’daki bursu kesildi. Bu nedenle yurda dönerek akademide öğretim üyesi olarak çalışmaya devam etti.

Akademide perspektif öğretmenliği görevine atandı. Ardından "akademideki sanat eğitiminin, çağın gidişine uygun görmediği için" görevinden ayrılarak, öğretmenliğe başladı. Dârül-eytam, Kabataş, Namık Kemal, Kız Muallim okullarında ve Bahriye'de resim öğretmenliği yaptı.

Osmanlı Ressamlar Cemiyeti'nin kurulmasında katkısı oldu. Cemiyet listesinin en başında kendisinin imzasını attı. Cemiyet daha sonra bir de dergi çıkarmaya karar verdi. Osman Asaf’ın sorumlu yöneticisi olduğu Osmanlı Ressamlar Cemiyeti Mecmuasında; Hoca Ali Rıza, Sami Yetik, Ruhi Arel ve Ahmet Ziya Akbulut ile birlikte sanat, sanatçılar ve resimle ilgili yazıları çıktı.

Yaşadığı dönemde resimleri Almanya, Avusturya ve İtalya'daki karma sergilere gönderildi. Resim yapmanın yanı sıra; iyi derecede İngilizceyi, Fransızcayı ve keman çalmayı da öğrendi. I. Dünya Savaşı sonunda İstanbul'da Enver Paşa tarafından açılan resim atölyesine devam etti. Bu süre içinde, savaşın etkilerini de yansıtan tablolar üretti.

1916 yılında Galatasaray Sergisi’ne “Çanakkale Muhaberatından”, “Çanakkale’ye Ait Bir Abide”, “Uhud-u Atika’nın İlgisi” ve “Çanakkale Muhaberatı Safahatından” adlı tablolarıyla katıldı.

1918’de açılan Viyana Sergisi’ne katıldı. 1918 yılındaki Galatasaray Sergisi’ne “Çanakkale’de”, “Etüt”, “Triptik” ve “Yazmacı Kadın” tablolarıyla katıldı. Aynı sergiye 1919da “Kağıthane Dönüşü”, “Gurupta Köprü Üstü”, “Sabah Namazında Dua”, “Tuvalet Yapan Türk Hanım” adlı tabloları ile katıldı.

1922′de İstanbul Valisi Ali Haydar Bey’in himayesinde kurulan Çemberlitaş’taki Serbest Resim Atölyesi’nin daimi hocası oldu. 1922 Galatasaray Sergisi’nde “Uyuyan Ana ve Çocukları” adıyla yer alan “Hicretzede Bir Valide”,”Eski Türk Güzelliği” ve “Gergef İşlerken” adlı tablolarını sergiledi.

Önce çeşitli orta öğrenim kurumlarında resim hocalığı, daha sonra da Sanayi-i Nefise Mektebi’nde perspektif (menazır) hocalığı yaptı. Çok geçmeden bu kurumlarla ilişkisini kesti. Ardından son görev yeri olan Üsküdar Ortaokulu’na atandı.

1931’de vefat etti.